Kısa bir süre toplumdan ve kalabalık mekânlardan uzak kalmıştım. Sessizliğin ortasında yapayalnızdım. Yapacak işlerim vardı. Okuyup yazıyordum ama bu bana yetmedi. Bir sese, tebessüme hatta tartışmaya bile ihtiyaç duyduğumu anladım.
Tam da bu sırada yazdan kalma bir kara sinek, etrafımda dönmeye, orama burama konmaya başladı. Belki daha önce de bana gelmişti ama ben, ancak bir başkasına ihtiyaç duyduğumda onu fark etmiştim. Bir sineğin bile varlığına/dostluğuna ihtiyaç duyacağım, aklımın u ...