Şeyh Şamil, atının yönönü uçuruma çevirdi. Bir daha dereye baktı ve tüm gücüyle atının sırtına bir şaplak indirdi. At, ilk önce irkildi, ürkerek geri geri gitti. Sonra birden ayakları yerden kesildi ve korkunç bir feryad kopararak boşlukta kayboldu. Şeyhin az önce üzerinde durduğu küçük düzlük, bomboş duruyordu. Sanki az önce orada duran heybetli atlı, bir anlık hayaldi ve birden bire silinmişti yada gök yarılmış, göye yükselmişti.
ÖZGÜRLÜGE ÇAĞRI, Şeyh Şamilin destansı mücadelesinden ...