Bulunduğumuz yer, bütün haksızlıkların ve ruh kıyımlarının uzağındaydı. Umudumuz henüz taptazeydi, kolayca inanıp şaşırabiliyorduk. Alejandro, sık sık görünmese de, aramızdan ayrılmamıştı. Her yere gidebilecek kadar özgür, hiçbir yenilgiye boyun eğmeyecek kadar güçlü olduğumuzu sanıyorduk.
Bizi bir araya getiren zaman parçası kırılıp unufak olduğunda, anlamsız bir hızın hüküm sürdüğü devasa bir kış ülkesine tıkılmış bulduk kendimizi. Birdenbire değilse de, gücümüzün eksildiğini fark e ...