İslâmî ilimlerin teşekkül sürecini takiben telif geleneğinde sistematik şerh yazıcılığı ortaya çıkmıştır. Ana ve merkez metinlerin okuyucu veya muhatap tarafından daha iyi anlaşılmasını sağlamaya dönük bir çabanın ürünü olan şerhler, ilmî disiplinlere ait gayet zengin literatürlerin oluşmasına zemin hazırlamıştır. Şerhlerin mütemmim cüzü olarak kabul edilen hâşiye ve ta’lîkalar da söz konusu literatürlerin gelişimine ciddi katkı sunmuşlardır. Daha öz ve pratik fayda yönü ağır basan çalışmalar ...