Sıkı sıkıya örtülmüş perdelerden gri bir aydınlık sızıyor salona. Siyah-beyaz televizyondan gözünü alamıyor çocuk. Ekrandaki oyunla ilgili sayısız soru sormak istiyor ama babası ondan da büyük bir dikkatle izliyor görüntüleri. Tutkunun kıvılcımı o anda çakıyor ve uçup gidiyor tüm sorular.
Güneşli bir bahar öğleninde heyula gibi bir stadın merdivenlerinden çıkıyor babasının elinden tutarak. İçini hareketlendiren bir yeşillikle karşılaşıyor, devasa tribünleri doldurmuş rengârenk insanlarla ve ...