Hakikat, aranınca bulunur. Peşinden koşulunca kendini açığa çıkarır. Ona ulaşmak için çaba sarf etmek gerekir. Din kurucuları, hakikatin ardından en çok gidenlerdir. Dinler tarihine bakıldığında din kurucularının kitlelerden uzaklaşıp inzivaya çekildiği görülür. Vahiy alana veya aydınlanana kadar din kurucuları yalnızlığı bir sığınak olarak görür. Onlar, doğanın içinde tefekküre dalarak kendilerini, toplumlarını ve yaratıcılarını anlamaya çalışırlar. Burada tinsel ve tensel bir arınmaya girerler ...