Düşünce yolu ile varlığını keşfetmeye çalışan ve bilinçli bir hayata erişmek isteyen bir kimse için her düşünce bir hareket taslağı, bir duruş biçimi, bir kalkış noktasıdır. Hayâtın tablosu da birtakım düzeltmelerle berâber bu taslağa göre resmedilir ve insanın oluşum süreci içinde bir anlam kazanır. Bu hareket taslağının yokluğu ise hayâtı daha baştan başarısızlığa, verimsizliğe, sonuçsuzluğa mahkûm eder.
Benzer bir yaklaşım içinde olan Gazâlî, bu duruma şöyle dikkat çeker: "Akıl sus ...