Büyük ölçüde, Halid Ziya Uşaklıgilin İzmir yılları gözlemlerinden oluşan Bir Hikâye-i Sevdayı oluşturan
hikâyeler, adeta İzmir Hikâyeleri adlı yapıtının devamı niteliğindedir.
Bir Hikâye-i Sevdayı oluşturan hikâyeleri okurken, Halid
Ziya Uşaklıgilin sanatçı duyarlılığının asla belli bir dönemle sınırlandırılamayacağını, bu hikâyelerin günümüzde de estetik değerlerinden hiçbir şey kaybetmediklerini ve hâlâ zevkle okunabildiğini göreceksiniz.