İslam, kültürel bir niteleme, tarihsel bir malumat, toplumsal bir tema, geleneksel bir miras, kalıtsal bir aidiyet değildir… Âlemlerin Rabbine teslimiyetin adıdır…
Bu teslimiyetin bir diğer adı da koşulsuz, kuşkusuz, katıksız bir imandır… İman ise aynı zamanda bir ideal, bir iddia, bir irade demektir…
İmanın öngördüğü yaşam için bilinç ve istikamet gerekir…
Kişiliklerimiz, kimliklerimiz, kurumlarımız, kadrolarımız, kitlelerimiz “bilinç ve istikamet” terk ...