"Mağaranın içerisine girer girmez, içini garip bir heyecan kapladı. Ne garip şeydi. Daha önce hiç bu kadar heyecanlanmamıştı.
Hüseyin Gazi kapkaranlık mağaranın içinde şaşkın şaşkın dururken, bir at kişnemesi duydu. Nereden geldiğini anlayamadığı ses, mağaranın duvarlarında yankılanmaya devam ediyordu:
- İşte bu tay da al. Onun adı Aşkar Deveoğlu'dur. Kundaktaki oğlun pek bahadır bir delikanlı olacak.
Aşkar Deveoğlu, kılıç, kalkan ve gürz onun kısmetidir. Hepsini de oğluna götür! ...