İnsanlığın üzerinde öteden beri bir hayalet dolaşıyor. Hakkın hak sahibine verilmesinde ısrar eden, haksızlıkları haykıran, insanlığa musallat olmuş, yakasını asla bırakmayan bir hayalet bu: adalet. Gerçek dünyanın acımasızlığında uğranan somut adaletsizliklerin soğuk gerçekliği karşısında bize “doğrusunu” buyuruyor. Kulaklarımızı sözlerine tıkasak da kalbimize ve zihnimize sızmayı, bize yön vermeyi biliyor. Toplama kamplarında gaz odalarına gönderilenlerden, haydut devletlerce kuşatılıp aç bıra ...